Müzede eşsiz bir etkinlik: Avustralyalı sanatçı Andrew Rogers, İstanbullu konukları ile birlikte müzenin terasında süreli bir labirent oluşturuldu.
Rogers’ın Dönenceli Yollar – Gerçeğin Arayışı isimli land art projesi, Elgiz Müzesi’nin üzerindeki 1500 m2 açık hava sergi alanında gösterimde idi. Bu projenin kurulumu 18 Nisan tarihli açılışın 3 gün öncesinde ilgili komşu ve öğrencilerin katılımı ile gerçekleştirildi.
Sanatçının üzerinde durduğu soru; “Dünyamıza önem veriyorsak, hangi kriterleri ön planda tutarak yaşamalıyız?” Arayışını bu şekilde açıklıyor; Dönenceli Yollar – Gerçeğin Arayışı isimli labirent bir strüktür üzerine değil, bir fikir üzerine odaklı. Proje bir bakış açısının önemini vurguluyor; bizim koruyucu olarak etrafımızdakilere ve bizden sonra gelenlere karşı sorumluluklarımız olmalı. Bize miras bırakılan çevresel sonuçları teslim aldığımız gibi, biz de bizden sonra gelenlere belirli oluşumlar bırakıyoruz. Şimdiki zamanın gelecekte yansımalarına şahit olacağız. Hepimiz birbirimize, insan, konum, zaman ve uzam yoluyla bağlıyız.”
Sanatçının Elgiz Müzesi’nde sergilenen bu kısa süreli taş labirenti, Nepal’de Jomsom’a yakın bulunan dünyanın en derin boğazı, Kaligandaki Vadi Boğazı’nın bir replikası. Oradaki labirent 7000 metre deniz seviyesi üzerinde duran kutsal karlarla kaplı Nilgiri Dağı’na bakıyor. Kutsal Kaligandaki Nehri ile yan yana olan yapıt, dünya yüzünde bulunan güzel ve bakir bir alan. 2008 yılının Nisan ayında, Rogers bu labirenti 450 yerel insan ile kurguladı.
Land art projesi ile eş zamanlı olarak müzenin eski adıyla Proje Odaları’nda (Mezzanine’de), 14 yıl içerisinde, 7 kıtada, 13 ülkede, 6700 kişi ile, 48 taş yapıttan oluşan Zaman ve Uzam: Yaşamın Ritimleri adli dünyanın en büyük çağdaş land art projesinin fotoğrafları da sergilendi.
Bizi Destekleyin Üyelik Kategorileri
* Müze Dostu Olmak
* Sponsor Olmak: Katalog, Etkinlik, Sanatçı Projeleri, Rezidans, Atölye Çalışmaları